Makaleler

Öncelikle Avrupa pazarına bakacak olursak, son 9 yılda nasıl bir değişimin olduğunu rahatlıkla görebilmemiz mümkün olacaktır. Bu değişimin tetikleyici unsuru olarak 2 ana etken başlığından bahsedebiliriz; 1 – Markalar, 2 – Regülasyonlar. Teknolojide öncü markaların; ABD’de GM, Avrupa’da Renault-Nissan, BMW ve Uzakdoğu’da Toyota’nın ısrarlı ve hedefli üretim biçimlendirme çalışmaları sonucu, 2011 yılı itibariyle otomotivde trendleri değiştirme zorunluluğunu kaçınılmaz bir noktaya sürüklemeyi başardıklarını söyleyebiliriz. Sonrasında bayrağı devralan Tesla ve Çin’in bitmek bilmeyen startup’larının açık ara önde

Tesla CEO’su Elon Musk geçtiğimiz gün twitter’dan paylaştığı bir mesaj ile “Tesla’nın 2030’dan önce yıllık üretim kapasitesini 20 milyon adete çıkartabileceği”ni yazdı. Elon Musk, bunun “sürekliliğini koruyan mükemmel bir gelişme ile” olabileceğini belirtti.Tesla geçtiğimiz yıl 367.500 adet elektrikli otomobil satışı gerçekleştirmişti. Bu rakam bir önceki yıla göre %50’lik bir artış ile sağlandı. Elon Musk’ın şu an belirttiği rakam ise günümüz üretiminin 50 katına denk denk geliyor. >>> TESLA 1 AYDA 72GWs ENERJİ TÜKETTİ Peki bunu

” Sizin için Türkiye’deki elektrikli ve plug-in hibrid araç şarj istasyonu haritasını güncellemeye çalıştım. Çünkü, Elektrikli modellerin ülkemize gelmiyor olması, malesef tüketici tarafında hazır olmadığımız algısını oluşturuyor. Bunun oluşmasında ise, markalarımızın her söylemlerinde ‘Şarj altyapısı yetersiz’ beyanlarının da etkisi büyük elbette. Peki gerçekten öyle mi? Ülkemizde hiç elektrikli otomobil kullanıcısı yok mu? Veya var da, gizli gizli yurt dışında mı şarj ediyorlar araçlarını !? 🙂 Bu açıdan Renault Türkiye ve Borusan Oto büyük bir alkışı