GenelHaberlerMakalelerManşet

EnerjiSA, Eşarj’ı niye aldı?

Shell, 50bin noktaya sahip Newmotion‘ı aldı. BP ise 6500 üniteli Chargemaster‘ı.  Peki EnerjiSA niye Eşarj’ı aldı?

Graphic1

Yani; Shell ve BP dünya elektrikli araç pazarında tek başlarına hareket ediyorlar, satın almalarını ortaklık üzerinden yapmıyorlar. Ama EnerjiSA‘nın Alman enerji devi Eon ile ortaklığı var. Eon ise şu an tüm Avrupa kıtasında, 10bin adetlik hızlı şarj yatırımına başlamış durumda. Eon Enerji’nin, Türkiye’de de bu yatırımı EnerjiSA’nın öncülüğünde gerçekleştirmesi mümkünken, EnerjiSA’nın sadece 111 adetlik istasyonu bulunan Eşarj’ı satın alması biraz tuhaf.

Elektriği üreten, dağıtan ve satan aynı el.
Amaç rekabet ortamının oluşmasını mı önlemek yoksa Eşarj’ın daha fazla yaygınlaşmasını mı engellemek?

Enerjiyi üreten, bu enerjiyi dağıtan ve bunu da son tüketiciye satan aynı el olunca ortada Tekel‘leşme doğuyor. Bu durum Vestel-Zorlu için de geçerli! Bu durumda, sadece şarj istasyonu yatırımı yapan diğer firmalar, elektrikli otomobil kullanıcısına elektriği satamadığı için (lisans sahibi olamadığından) sadece istasyonda geçirdiği süreyi satabildiği için, bu dev markalara karşı fiyat avantajı oluşturabilmesi, rekabeti sürdürebilmesi mümkün görünmüyor. Konutlarda ve özel anlaşmalı az miktardaki kapalı alan şarj yatırımlarını dışarıda tutarsak, Tıpkı akaryakıtta olduğu gibi Elektrikli otomobil kullanıcısı da en uygun fiyatlı istasyonu tercih edecektir! Bu durum şarj istasyonları ile ilgili mevzuatın uygulanması noktasında da eşitlik ilkesini olumsuz etkileyen bir durum ortaya koyacak.

Untitled-2

Şöyle ki;
Şarj istasyonu kurulumu yapmak isteyen firmaların, istasyonun bulunduğu bölgenin elektrik dağıtım idaresinden onay alması gerekiyor. Ama bu onayı verecek olan idare, sizin rekabet ettiğiniz diğer firma ise nasıl olacak bu onay süreci? Siz olsanız rakibinize böyle bir onay verir misiniz?

Hadi diyelim ki onayı aldınız, Dağıtım şirketi istasyonu işleten firmaya verdiği elektrik birim fiyatında oynama yaparsa (hizmet bedeli vs ad altında) veya ayrı bir abonelik açma zorunluluğu getirirse veya ruhsat talep etmek gibi başka zorlayıcı sebepler ortaya koyarsa nasıl rekabet edeceksiniz?

Avrupa’daki gelişmeleri büyük bir hızla devam eden şarj yatırımları ülkemizde halen daha emekleme aşamasında. Her ne kadar bugün bir elektrikli otomobil kullanıcısı için yolda kalma riski bulunmasa da, yatırımcı ve girişimci açısından ülkemizde ciddi mevzuat boşlukları ve yetersiz bilgi mevcut.

Örneğin -muhtemelen bir çok kişinin bilmediği bir konu olan, Şarj istasyonları ile ilgili kurulum işlemleri ve işletilmesi izni ile lisans alımı veya düzenlemelerin yapılması tamamen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın yetki kapsamı içerisinde.

ŞARJ - MEVZUAT

Yani biz Şarj İstasyonları ile ilgili düzenlemelerin EPDK tarafından yapılacağını beklerken, aslında aylar öncesinden konu Sanayi Bakanlığı‘na bağlanmış.

Neden?

* Bir taraftan milli elektrikli otomobil projesi hızla ilerlerken, diğer taraftan Şarj yatırımlarına dur mu diyoruz?
* Yoksa ulusal çapta bir ağa ulaşmasını sağlayacak bir firmaya siparişi mi bekliyoruz?

Şarj istasyonları ve Elektrikli otomobil arasında yumurta-tavuk ilişkisi vardır. Biri olmadan diğerinin yaşama şansı bulunmaz. 2008 yılından beri tabiri caizse kendi yağında kavrulup bu günlere gelen ülkemizdeki Şarj yatırımları, sessiz sedasız bu sektöre gönül vermiş sadece 2 yerli firmamızın önderliğinde oluşmuştur. Her konuda bürokrasiyi zorlayıcı etken olarak karşımıza çıkaranların bu alışkanlıklarının altında yatan en büyük sebep bilgisizlikleri elbette.
Şunu söylüyorlar aslında; “Biz bu konuyu henüz öğrenmedik, bilmiyoruz. Bu yüzden öğrenene kadar buna engel olalım.”

[divide style=”3″]

Berkan Bayram

linkedin-logo

Bir yanıt yazın