GenelHaberlerMakalelerManşet

Koronavirüs – İklim Krizine karşı

Tezat bir durum oluştursa da, ülke yönetimlerinin zoraki aldığı tedbirler belki de insanlığın ilk kolektif işbirliği olarak tarihe geçecektir. Alınan bu tedbirler ve kolektif işbirliği, son 20 yıldır hayatımızı etkileyen ve daha fazla etkileyecek olan İklim Krizine karşı yapılan belki de en sağlam duruş. Ne Paris iklim zirvesinde alınan kararlar, ne Kyoto protokolü, dünya üzerinde bu denli çarpıcı sonuçlara ulaşmamıza yardımcı olamadı. Geçtiğimiz 2 aylık bir sürede uydu görüntülerinden alınan veriler ışığında, virüsün hızlı yayılma gösterdiği Çin ve İtalya’da hava kirliliğinin gözle görülür bir oranda azaldığını ortaya koydu. 

çin_pollution2

Ne pahasına! 
Giriş cümlemde de belirttiğim gibi, tezat bir durumla karşı karşıyayız. Hem hava kirliliği, hem de koronavirüs insan hayatını tehdit ediyor. Koronavirüs, dünya genelinde şimdiden 10 binleri bulan ölümlere sebebiyet vermiş durumda. Sadece İtalya’da 15bin vakadan, 1000’i hayatını kaybetti. Hava kirliliği de aynı şekilde, özellikle Çin’de her yıl binlerce insanın ölümüne sebep oluyor. Genelleme yapar isek, küresel ısınma tüm dünyanın sonunu hazırlıyor.

corona ITALY

Hava kirliliğine karşı COVID-19 virüsü. 
Trafiğin ve endüstriyel faaliyetlerin durma noktasına geldiği Çin’de ve İtalya’da yaşam kalitesi düşmüş olsa da, daha temiz bir hava sahası ve düşük emisyon oranları (NitrojenDioksit, NO2 ve Karbondioksit, CO2) oluşmaya başladı. İtalya’da geçtiğimiz gün elektrik talebindeki düşüş %10’a ulaştı. Son araştırmalar hava kirliliğinin ölümcül boyutlara ulaştığı Çin’de, virüs salgınına karşı alınan tedbirler sayesinde son 1 aylık süreçte, 200milyon ton azaldığını gösteriyor. Bu rakam Çin’in aylık 1 milyar tonluk CO2 emisyonunun %25’ine denk geliyor. Aynı şekilde ada ülkesi İngiltere’nin ise, tüm yılda ortaya çıkardığı karbon salımının neredeyse yarısına eşit. 

corona - çin hava kirliliği

[divide style=”3″]

ELEKTRIK TALEBI ITALY

Dünyamızda giderek artan Co2 emisyon salımı ve hava kirliliği, aslında COVID-19 gibi yeni tip virüslerinde ortaya çıkmasına sebebiyet veren en büyük etkenlerin başında geliyor. İstanbul’da da aynı şekilde alınan tedbirler, toplu taşımayı kullanan nüfusta ciddi bir azalmayı gözler önüne seriyor. IBB sözcüsü Murat Ongun‘un paylaştığı veriler ışığında, şehir içi toplu taşımacılıktan kaynaklı emisyon oranları, araçların kullanım oranları ile paralellik gösteriyor.

CORONA - IBB ULAŞIM

[divide style=”3″]

CORONA - IBB TAŞIMA

Örneğin İstanbul trafiğinde günde 1 milyon yolcu taşıyan Metrobüs hattı, yine günde 70 ton CO2 salımına sebebiyet veriyor. Her sabah ve her akşam, bu zehirli egzoz gazına maruz kalıyoruz. Görünmeyen zehre karşı elimizden bir şey gelmiyor. Farkında olmadan veya farkında olarak gün ve gün zehirleniyoruz.
Nüfusumuz artıyor.
Artan nüfus şehirlere kayıyor. Şehirler bu nüfusu besleyebilmek adına daha çok üretim yapmak zorunda kalıyor. Nüfus, bu üretimi tüketiyor. Tüketim emisyon oranlarını artıyor. Artan emisyon oranları kronik hastalıkları tetikliyor…
Aslında bir döngüdeyiz, ama bu döngünün artık kırılması gerekiyor.
Tercih şansınız olsa?

Bu noktada belki de tamamen felsefe temelli bir soru ortaya çıkıyor.
Hangisini tercih ederdik?
İlacı bulunmuş COVID-19 virüsü ile düşük tempo yaşam mı, yoksa egzoz gazı altında trafik ve baca gazı soluyarak yüksek tempo devam mı?   

Enerjiniz bol olsun.
Berkan Bayram

[divide style=”3″]

>>> BEV – HEV – PHEV – FCEV KISALTMALARI NE DEMEKTİR?

BEV-PHEV-HIBRID _ OTOMOBIL

 

[divide style=”3″]

>>> KARŞILAŞTIRMA, e208 / CORSAe / Yeni ZOE

SAYI 15-SYF 1 - 23

[divide style=”3″]

>>> KARŞILAŞTIRMA, MODEL Y / TAYCAN / BYTON

MODEL Y - TAYCAN - BYTON 1

[divide style=”3″]

Bir yanıt yazın