Anasayfa
Buradasınız: Home » Genel » Bataryada kritik dönemeç, 2024 için 5 odak alanı.

Bataryada kritik dönemeç, 2024 için 5 odak alanı.

Berkan Bayram 05.01.2024
” İstisnasız tüm sektörlerde istihdam, ihracat ve gelir artışı sağlamayı başaran Çin, otomotiv alanında da ciddi rakip olacağına kesin gözüyle bakılıyor. ABD ile Çin arasında bugünlerde yaşanan ticaret savaşlarının öznesinde iletişim sektörü yer alsa da, yarın ki savaşın adı pil ve elektrikli otomobil üretimi alanınında olacak.”
Evet, bu cümleye 2019’daki bir yazımda yer vermiştim. Sırasıyla 2017 ve 2019‘da kaleme aldığım 2 yazının bugün süreç içerisindeki gelişimine tanıklık ediyoruz. 2024 yılı ise bu köklere bağlı olarak daha da hassas bir sürece sahne olacak.

1/ Lityum her şeyden daha iyi!
Li-ion tipi pillerin üretim kapasitesi 2024 yılında yıllık %42 artışla 1,5 Terawatt Saat’e ulaşacağı öngörülüyor. Ama görünen o ki, henüz o kadar çok pile ihtiyacımız yok. Yani üretilen elektrikli otomobil kapasitesi ile lityum batarya fabrikalarının kullanım oranları %80’den %74’e düşecek ama yine de büyük bir fazlalık olacak. Bunun anlamı, çoğunlukla Çin’den gelen LFP tipi ucuz ve bol pillerin yaygın olarak bulunabileceği anlamına geliyor. Bu hücreler, bir otomobilde yer almak adına gerekli garantilere sahip olmadıklarından genellikle Elektrikli Araçlar için uygun olamayacak. O zaman; Evinde akü depolaması olan var mı? İşte bu ürünler çok ucuz olacaklar.
Gerçekten de evlerde yer alamayan yaklaşık 300 GWh’lik pil hücresi üretim kapasitesi mevcut. Bu kapasitenin neredeyse tamamı Çin’de. Çin dışında çoğu pil zaten uzun vadeli sözleşme kapsamında satılıyor. NorthVolt, LG Chem ve Panasonic gibi şirketlerin Elektrikli Araç pilleri için yıllar öncesinden siparişleri var ve devasa arz fazlasından büyük ölçüde korunacaklar.

2/ Çin’in başı dertte, -mi acaba?:
Çin, tüm endüstrileri benzeri görülmemiş bir hızla konuşlandırabiliyor, bu nedenle pil tedarik zincirinin birçok imalat parçasının yaklaşık %70’ını kontrol ediyor. Diğer taraftan bu, dikkatsizce veya uzun vadeli planlama yapılmadan yapılıyor; sektör büyük ölçüde aşırı ısınıyor ve Çin’e aşırı yatırım yapılıyor. Mesela Çin’de 2023’te açıklanan katot kapasitesi ihtiyacın 2-3 katı. Bunların hepsi olmayacak veya üretime girmeyecek, ancak tedarik zincirinin bu tarafı önümüzdeki yıllarda aşırı kapasitede kalacak. Bu Çin endüstrisi için ne anlama geliyor? Fazla kapasiteden kurtulmanın yolunu ihraç etmesi gerekecek. (harika çözüm, Türkiye farkında mı?) Çin üretimi piller, elektrikli araçlarında, tüketici elektroniğinde, şebeke depolamada…
Ancak toplam araç pazarı ve satın alacağımız dizüstü bilgisayar, telefon gibi tüketici elektroniği sayısı bir yılda %42 artmayacak. Enerji Depolama Sistemi (ESS) şebeke depolama pazarında, güneş ve rüzgar depolamasını tamamlayacak, büyük bir hücre artışı görülecek. Dahası, ESS pazarları korumacı ticaret engelleriyle karşı karşıya değil (büyük ölçüde Çin çıkışlı olarak henüz bir ESS pil üretim endüstrisinin olmaması nedeniyle). Bu arada bu, Enerji Dönüşümü için güzel bir kazanç elbette.

3/ LFP hakkında neler var?
Lityum Demir Fosfat 2023’ün hikayesiydi, ancak şaşırtıcı bir şekilde Nikel Kobalt Manganez (NCM) hâlâ değerini koruyor. Avrupa ve Kuzey Amerika’da çoğu Elektrikli Otomobil, şehirler arası yolculuklar için yaklaşık 500 km’lik gerçek dünya menzili istiyor ve bu mesafe de halen NCM’e bağlı. Avrupa ve ABD’de hala hedeflenen ve yapılmak istenen de bu. Düşük nikel fiyatları aynı zamanda yüksek nikelli pillerin bir yıl öncesine göre çok daha ucuz Elektrikli Otomobil‘e girebileceği anlamına da geliyor. İlginçtir ki, kobalt bugünlerde NCM pil maliyetleri açısından neredeyse önemsizdir. Pazarın tasarımdan maliyete ve tasarımdan performansa kadar her iki tarafında da büyük bir büyüme görülüyor ve Elektrikli Otomobil’lerde ve pillerde kazanan tek bir teknoloji olmayacak. Akü türlerini tahmin ederken otomotiv sektörünün aslında rasyonel bir pazar olmadığını unutmamak önemli. Uzun otoban yollarında değer kaybeden bir milyar aracımız olmamalı, spor arabalarımız ve binek otomobillerimiz olmamalı.

Fakat kısır döngü şurada karşımız çıkıyor ki, o da her şeyin Çin’e yaradığı. 2010’larda başlayan lityum-otomobil-enerji üçgenini doğru okuyamayan Batı’nın büyük sorunu. Bu özellikle Çin’li Elektrikli Otomobil’lerin Asya dışındaki evlerde hayat bulmaya başlamasıyla arşa ulaşacak.

4/ Sadakat her şeyi Anlıyor:
NCM/LFP ayrımı aynı zamanda eski otomotiv şirketlerinin farkına varmaya başladıkları şeye de çok iyi uyuyor. Piyasanın her sektöründe kazanamazlar. Büyük paralar harcayarak uzun menzilli, birinci sınıf, hepsi aynı görünen SUV tipi Elektrikli Otomobil’lere sadık kalmak mı? Üzücü ama işte buraya doğru gidiyoruz gibi. Pil teknolojisi o kadar hızlı değişiyor ki Elektrikli Otomobil’lerin pil paketlerinin 7-8 yıllık döngüler yerine 2-3 yılda bir yenilenmesi gerekebilir. Bu bir çok açıdan zor ve pahalı çözüm olacaktır. Eski otomotiv temsilcilerinin pazara giriş modelleri, çok fazla pazar payı kaybetmek istemiyorlarsa, çoğunlukla CATL ve diğer Çinli tedarikçilerden satın alınan hücreleri kullanacak. Genellikle bu tedarikçiler fabrikaları Avrupa’da konuşlandıracak, şu anda büyük bir hızla ilerliyor zaten. ABD bu sürede Çin’li olmayan oyunculara verilen sübvansiyonları sınırlayarak Çin yatırımlarını etkili bir şekilde engelledi. Avrupalı OEM’ler için henüz fark etmemiş olabilecekleri bir kazanç basamağı olabilir.

5/ Enerji dönüşümü siyasallaşacak:
Lityum-ion pil sektöründe siyaset sanıldığından daha önemli. Otomotiv şirketlerini elektriğe bu kadar çabuk geçmeye iten şey, elbette politika. Yatırım yapılan bu milyarlarca dolar, maliyetleri düşürdü ve sadece Elektrikli Otomobil’lerin değil, aynı zamanda ESS endüstrisinin de gelişmesine olanak sağladı. Elektrikli araçlar, piller ve pil tedarik zincirleri söz konusu olduğunda da, pek çok öngörüsüz tembel anlayışı da beraberinde gelecek.
Sorun şu ki, cehaletin olduğu yerde fırsatlar da vardır. Toplumda bir bölünme yaratma ve bundan yararlanma fırsatı. Elektrikli araçların ve daha geniş anlamda Enerji Dönüşümünün giderek daha fazla siyasallaştırılmasını bekliyoruz. Bu durumdan umutlanan bir kesim var ki hayalleri: bunun enflasyonu azaltma hedefi gibi politika ve sübvansiyonlardan ve içten yanmalı satışları sona erdirmeye yönelik politikalardan vazgeçilmesine yol açabilir olma potansiyeli…
Fakat kısır döngü şurada karşımız çıkıyor ki, o da her şeyin Çin’e yaradığı. 2010’larda başlayan lityum-otomobil-enerji üçgenini doğru okuyamayan Batı’nın büyük sorunu. Bu özellikle Çin’li Elektrikli Otomobil’lerin Asya dışındaki evlerde hayat bulmaya başlamasıyla arşa ulaşacak.
Bunu nasıl engelleyeceksiniz?

Berkan Bayram / 05.01.2024




Yazar Hakkında

Number of Entries : 3013

Yorum Yapın

You must be logged in to post a comment.

Türkiye Elektrikli ve Hibrid Araçlar Derneği www.Tehad.org ©2015

Scroll to top