Elektrikli Otomobillerde İklimlendirme Sisteminin Önemi
İlk otomobilden günümüze kadar otomobil üreticileri, sürüş güvenliği ve kabin konforu için önemli çalışmalar yapmışlardır. İklimlendirme sistemleri ise, kabin konforunun vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir. Fosil yakıtlı otomobillerde iklimlendirme sistemi; gücünü motordan alırken, kabini ısıtmak için motor sıcaklığını kullanır. Elektrikli otomobillerde iklimlendirme sistemlerinin gücü bataryadan sağlanırken kabini ısıtmak için herhangi bir atık sıcaklık kaynağı yoktur. Sürüş menzilinin kısıtlı olmasının üzerine bir de kabin konforu için enerji harcanması elektrikli otomobillerde iklimlendirme sisteminin önemini artırmıştır.

Çevre sıcaklığının azalması, batarya performansını olumsuz etkilediği gibi iklimlendirmenin de kullanılması sürüş menzilini önemli ölçüde düşürür. İklimlendirmenin kullanılması; çevre sıcaklığı 10 dereceyken ortalama %5’lik, -20 dereceyken ortalama %13’lük menzil kaybına neden olur.

Fosil yakıtlı otomobiller ile elektrikli otomobillerde bulunan soğutma sistemleri benzerlik gösterirken ısıtma sistemleri farklıdır. Ayrıca kompresör gücünü fosil yakıtlı otomobillerde motordan alırken elektrikli otomobillerde bataryadan alır. Elektrikli kompresör ve ısıtıcı elemanlar, gücünü bataryadan aldığından tasarımı ve boyutu doğru planlanmalıdır. General Motors’un 2015 yılında yayınladığı makaleye göre kompresörün gücünün %20 artırılması sürüş menzilinde 3 km azaltmaktadır.
Isıtıcı eleman olarak, ısı pompası ve PTC kullanılır. Bjørn Nyland isimli Youtube kanalı, PTC kullanan Tesla Model 3 ile ısı pompası kullanan KIA Soul EV arasında iklimlendirme sistemleri için verimlilik testi yaptı. Test başlangıcında Tesla Model 3 %89 batarya kapasitesine sahipken KIA Soul EV %97 batarya kapasitesine sahipti. Hava sıcaklığı 18 dereceyken iki otomobilin de klimasını 21 dereceye ayarlayıp 9 saat bekledi. Test sonunda ise Tesla Model 3 %70 batarya kapasitesine düşerken KIA Soul EV’de %90’a düştüğünü gözlemledi. Bu teste göre ısıtıcı eleman olarak ısı pompası kullanmak PTC’ye kıyasla oldukça verimlidir. Ayrıca termal depolama kullanmak verimliliği önemli ölçüde artırmaktadır.

Elektrikli otomobillerde dışarıdan alınan soğuk hava miktarı ısıtma sırasında harcanan enerjinin büyük kısmını içerir. Bu yüzden, kabindeki havayı iki kez dolaştırmak enerji tüketimini büyük ölçüde azaltır.


Isıtma modunda, temiz hava nispeten üst kısma (ön cam, yolcu yüzü) üflenirken, kabin havası alt kısma (ayak) üflenir. Bu şekilde hem ön camın buğulanması engellenmiş olur hem de kabinin sıcaklık konforu yeterli bir düzeye gelmiş olur. Buğulanma tablosuna göre, kabin içindeki havanın iki kez döndürülme işlemi yüksek neme sahip aralık dışında buğulanmayı önler.

Elektrikli otomobillerde iklimlendirme sisteminin güç tüketimi ve sürüş menzili üzerinde önemli bir etkisi olduğunu düşünüyorum. Özellikle soğuk bölgelerde yaşayan insanlar, satın alacakları elektrikli otomobil modelinin hangi iklimlendirme sistemine sahip olduğuna dikkat etmelidirler.
<<< SERES 3 FİYATI BELLİ OLDU >>>
<<< PORSCHE TAYCAN TEST SÜRÜŞÜ >>>
<<< XEV MARKASI TÜRKİYE’DE >>>