GenelHaberlerManşet

Tam kapanma döneminde Elektrikli araç sağlığı’na dikkat etmeliyiz

04 Mayıs 2021 Berkan Bayram

Pandemi sürecinde 2nci uzun süreli kapanma dönemine girdik. Kendi vücut sağlığımız gibi, elektrikli ve hibrid otomobillerimizin de sağlığını gözetmek zorundayız. Peki bunun için neler yapmalıyız?

Bugün ülkemizde 17 modelin Elektrikli ve 33 modelin de Hibrid araç satışı gerçekleşmekte ve yollarımızda yer almaktadır. Öncelikle tüm bu modellerde kullanılan çeşitli; NMA, NMC, LiPo, LiFePo4… gibi batarya hammadde özelliğine bakmaksızın, hepsi için aynı ortak güvenlik ve bakım uygulamalarından bahsetmeye çalışacağım. Elektrikli araçlar, dışarıdan şarj edilebilen plug-in hibrid araçlar, mikro-mild ve tam hibrid araçlar ile içten yanmalı motora sahip tüm araçlarda dahil, ortak özellik 12V akünün (artık 14V diyoruz) bulunmasıdır. Bu akünün sağlığı da aracımızın düzenli çalıştırılması ile orantılıdır. Standart akümüzün sağlıklı olduğunu düşünürsek, elektrikli otomobilimizi yaş olarak sınıflandırmamız gerekecektir. Yani 0-3 yaş arası ile 3 ve üstü yaştakiler. Bilgi kolaylığı adına bu şekilde aracımızı yaş aralığına bölmemiz ve yaş farkları arasındaki şarjlanma yöntemlerinde yapmamız gereken değişiklikler önemlidir.

<<< VIDEO >>>

Yaşlanmaya doğru giden elektrikli araçların şarj süresi, şarj tipi ve hangi aralıklarda şarj etmek, batarya sağlığı için ömür uzatan yöntemlerdir.
Bu yüzden yaşı ilerleyen elektrikli modellerde;

  • daha nadir DC hızlı şarj yapmak,
  • şarj kW gücünü her yıl düzenli olarak kademeli düşürmek,
  • mutlaka ayda 1 kez tam şarj ve deşarj yapmak (yeni araçlarda bu uygulamayı 15 günde 1 yapmak idealdir),
  • pil dengelemeye izin vermek önemlidir.

Aracımızın batarya seviyesini sürekli %100’de tutmak, günlük güzergah sonrası %80’in altına düşmeden yeniden şarja takıp, şarjda bırakmak sağlıklı bir uygulama değildir. Cep telefonlarında yaşanan pilin şişmesi durumu, otomobil batarya hücresinde de aynı etkiye sebep olabilir. Araçta şarj süre uygulaması varsa %80-90’da kesmesini sağlamanız uygun olacaktır. (15 günde 1, dengeleme yapmak için bırakabiliriz) Elbette aracımızın on-board gücü, pil çeşiti, BMS’i değişkenlik gösterebilir. 5 yıl önceki modeller ile şu anki modeller aynı üretim ve yazılıma sahip değiller. Nihayetinde bakış açımız bu yönde olmalıdır.

İlk kullanım öncesi tam şarj yapmak.
Yeni aldığımız elektrikli otomobilimizde ilk yapılacak uygulama -aynı sıfır aldığımız cep telefonunda yaptığımız gibi olmalıdır. (Hatta tüm yeni-bir pile sahip elektronik eşyalar için de geçerlidir.) İlk kullanım öncesi tam şarj yapmak ve ilk şarjlanmalarda AC-DC ayrımı da önemlidir. Yani sıfır aldığımız elektrikli otomobilde ilk yapacağımız şarjlanma AC ve tam şarj olması daha sağlıklıdır. Mümkünse ilk ay içerisindeki tüm şarjlarımız AC ve tam şarj olmalıdır. Sonrasında her 15 günde 1, AC veya DC tam şarj yapmak, pilin dengelenmesi için idealdir. Dengeleme işlem seviyesi markaların BMS’ine göre değişkenlik gösterebilir. Kimi markada %90’a geldikten sonra dengeleme işlemine geçer, kiminde %100’e yaklaştığında (Tam şarjın espirisi bu yüzdendir.)

Batarya seviye aralıklarında ki kullanım şeklimiz de, batarya sağlığı açısından önemlidir. Örneğin %20’nin altına inmiş seviyede aracımızı daha yavaş tempoda kullanmamız, ani hızlanma ve frenlemeden kaçınmamız gerekir.

Uzun süre ortalamanın üzerinde yüksek hız ile şarj noktasına ulaştığınızda, hemen şarj işlemine başlamamak da bir diğer güvenli uygulamadır. (Özellikle yaz aylarında yapacağınız otoban üzerinde maksimum hız ile seyahat koşullarında) Fosil yakıtlı araçlarda yaptığımız, rölantide çalışma ile motor sıcaklığını düşürme uygulamasını, elektrikli otomobiliniz için de uygulayabilirsiniz. Eğer sürekli yüksek hız sonrası planladığınız Şarj noktasına yaklaştıysanız, son 1 kilometrede hızınızı düşürerek, ideal hız aralığında şarj noktasına gelmeniz ve sonrasında şarja başlamanız idealdir.

(Böyle bir örnekte, yaşlı ve genç elektrikli otomobilin batarya farklılığı, bu şekilde kullanım sonrası hemen şarja takmak ve hatta AC-DC ayrımı yapmak dahi, sonraki yıllarda araç batarya kalitesindeki yıpranma farkını ortaya çıkartacaktır).

Özellikle yol üstündeki amper-akım değerini sizin belirleyemediğiniz şarj istasyonlarında (mobil şarj kablolarında amper değerini siz ayarlayabiliyorsunuz) aracın ilk alacağı yüksek akım, batarya hücresinde anormal tepkiye sebep olur. BMS tüm hücrelerin iç direncinde etkili dengeleme yapsa da, zamanla hassasiyet oranı yükselen bir hücrenin, böyle bir yüksek güç karşısında davranışı bozulabilir ve o hücrenin kaybı mümkün olabilir. (Bu yüzden yaşlı araçlarda mümkün olduğunca AC-düşük amper şarj tavsiye ediyorum) Bu anormal ortamı hazırlayan şartlar, çok yüksek hızda sürekli kullanım ve yüksek sıcaklık ortamıdır. BMS her zaman ideal sıcaklığı ve ideal sürüş modunu belirlemeye çalışır. Kullanıcı olarak bu ideal şartları Şarjlanma öncesi hazırlamamız yeterli olacaktır.

Unutmayalım ki araç yaşlandıkça tüm batarya paketini koruyabilmek, hücrelerin eşit yaşlanmasını sağlamaktan ve doğru kullanmaktan geçer.

Uzun süre çalıştırılmaması Elektrikli ve Hibrid araçlarda sorunlara neden olabilir. Günlük kullanım şartlarında Elektrikli otomobilinizin batarya seviyesinin %15-%75 aralığında olmasını tavsiye ediyorum. Batarya seviyeniz %1’e inmiş olsa dahi kimi marka-modellerde bu menzil aralığı yine de sizi, 5-6 kilometre götürebilir. (Yol, hava ve kullanım şartlarına göre değişebilir) Bunun nedeni otomotiv üreticileri batarya tam kapasitesinin %3-%5 aralığını saklar. Bu saklama, batarya ömrünün daha verimli kullanılması ile ilgilidir. Bu yüzden batarya seviyesinin %15’in altına düşmemesi, düştüğünde ise aracın yaşına ve kullanım durumuna göre üste belirttiğim yöntemlerde Şarjlanma yapılması önemlidir. (Şarj hızı da %15 ve %75 aralığında pik değerdedir, Modelden – Modele değişkendir)
Diğer taraftan uzun süreli kullanamama durumunda ise aracımızın batarya seviyesini sürekli takip etmeliyiz. Batarya seviyesini mümkün olduğunca %50-60’larda tutmaya çalışmalıyız. Araç kullanılmıyor diye enerji harcaması olmadığı düşünülmesin. Hücre iç direnci yüzünden enerji dolaşımı devam edecektir. Bunu sağlayabilmek için 10 günde bir aracımızı çalıştırıp, kısa mesafeli kullanım yapmalıyız. Şarj imkanı sağlamalıyız.

Bilgi;

10 günde 1 yapacağınız 15 dakikalık çalıştırma süresi, aracınızın standart akünüzü, batarya paketinizi, klimanızı ve hatta fren balata ömrünü uzatacaktır.


HİBRİD araçlarınızın bakımı
İçten yanmalı bir motora da sahip olan hibrid otomobillerde en büyük sorun, yakıtınızın bitmesidir. Yakıtı bitmiş bir hibrid aracın bataryasında enerji olsa da, araç çalışmayacaktır. Hibrid sistemin devreye girebilmesi için yakıt göstergesindeki ‘düşük yakıt’ ışığı sönene kadar takviye yapılması gerekir.
Hibrid aracın uzun süreli kullanılmaması durumunda da, batarya seviyesinin düşmesi mümkündür. Bu durumda da araç çalışmayacaktır. Hibrid aracın bataryasını takviye kablo ile, iterek veya başka bir araç tarafından çekilerek rejeneratif yöntemle doldurulması doğru bir yöntem değildir. Ancak yetkili servis tarafından şarj edilebilir. Bu yüzden hibrid araç sahipleri de ayda 1 kez mutlaka araçlarını çalıştırıp, kısa mesafeli sürüşler yapmak zorundadırlar.

<<< ANADOLU AJANSI’NDA ÇIKAN İLGİLİ YAZI >>>

Yolda kalmadığınız keyifli günler dilerim,
Enerjiniz Bol Olsun

Berkan Bayram



<<< Elektrikli Otomobil ve Çalışma Prensibi >>>


<<< Elektrikli Araç Teknolojileri Eğitim Programı >>>


< Yeni otomobil almayı planlayanlar, Elektrikliye nasıl yönlendirilir? >



Bir yanıt yazın